Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı arasında "İş Birliği Protokolü" imzalandı
Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı arasında "İş Birliği Protokolü" imzalandı!
Protokole Spor Bilimleri Fakültesi Dekanları ve Yüksekokul Müdürleri de davet edilmiştir.
Gençlik ve Spor Bakanlığının merkez binasında düzenlenen törende konuşan Sayın Mehmet Muharrem Kasapoğlu, "Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'mızla aramızdaki iş birliğini uzun süredir etkin bir biçimde pek çok alanda sürdürüyoruz, sürdürmeye devam ediyoruz." dedi.
"Gençlik ve spor alanında bilimsel araştırma ve geliştirme projelerinin niteliğini artırmak, nitelikli insan kaynağı gelişimine katkıda bulunmak, gençlerin girişimciliğini desteklemek, bilime ilgisini artırmak, kişisel, bilimsel ve sosyal gelişimine katkı sağlamak konularında önemli çalışmalar gerçekleştirdik." ifadelerini kullanan Kasapoğlu, "Protokolle birlikte, spor araştırmaları alanında TÜBİTAK'la kapsamlı bir çağrı programına çıkılması ve spor alanında bireysel girişimciliğin desteklenmesi gibi Türkiye'de ilk olma niteliği taşıyan önemli çalışmalar başlatılacak. Bu program sayesinde, gençlerimizi yakından ilgilendiren önemli konu başlıklarında hem iş birliklerimiz hem de bilimsel arka planımız güçlenmiş olacak." ifadelerini kullandı.
İşbirliği Protokolü ile hayata geçirilecek konulara ilişkin açıklamada bulunan Kasapoğlu, şunları söyledi:
"Dekanlarımız ile beden eğitimi ve spor yüksekokulu müdürlerimizi de davet etmemizin temel nedenini oluşturan 'Gençlik ve Spor Bakanlığı-TÜBİTAK Ortak Gençlik ve Spor Çağrı Programları', iş birliğimizin birinci maddesi. 'TÜBİTAK 1001-Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı' kapsamında, gençlik ve spor alanında yapılacak 1001 çağrı programının duyurusunu da yapıyoruz. 1001 çağrı programının öncelikleri, ülke ve sektör ihtiyaçları doğrultusunda süreçler işletilerek belirlenecek. Program, yüzde 50 eş finansman modeliyle işleyecek ve proje başvuru, değerlendirme ile izleme süreçleri taraflarca yürütülecek. Bilindiği gibi çağdaş toplumlarda bireylerin refahı pek çok diğer nedenle birlikte beden ve ruh sağlığıyla da ilişkilidir. Spor, bireylerin toplum ve sosyal sağlığı açısından yeteneklerinin gelişmesi, bu çerçevede hem beden hem de ruh sağlığını geliştiren, rekabetçi, dayanışmacı ve kültürel bir olgudur."
Küresel çapta bir salgın süreci yaşandığını hatırlatan Kasapoğlu, bu sürecin bütün dünyada bireysel, kurumsal, toplumsal, ekonomik ve çevresel anlamda da pek çok etkisinin yaşandığını dile getirdi.
Dolaylı olarak sporun da bu süreçlerden etkilendiğini gördüklerini anlatan Kasapoğlu, "Sporun fiziksel aktivite ve müsabaka yönünün yanı sıra, ekonomi yönünün de incelenmesi lazım. Bu nedenle spor bilimleri çalışmalarına daha bütüncül ve kapsayıcı bir bakış açısıyla yaklaşmak ciddi önem arz ediyor. Çünkü spor endüstrisi, çok güçlü ve dinamik bir potansiyele sahip. Sporun istihdam, organizasyon, turizm, ekipman üretimi, sanayi boyutu var. İşte bildiğiniz gibi yine Sanayi ve Teknoloji Bakanlığıyla birlikte 'İthal Spor Malzemelerinin Yerlileştirilmesi Programı'nı yürütüyoruz. Bu anlamda modern pentatlon branşında kullanılan iki tip lazer silahı ve lazer hedef sisteminin prototip üretimlerini tamamladık. Dünyada sadece 2 ülke tarafından üretim ve ihracatı gerçekleştirilen bu ekipmana, yerli, milli ve yenilikçi yaklaşımla rakip oluyoruz. Bu örnek spor vizyonumuz içerisindeki ekipman üretimi projelerimizden bir tanesi." diye konuştu.
Sporun tüm boyutlarının birbiriyle iç içe ele alınması gerektiğinin altını çizen Kasapoğlu, şunları kaydetti:
"Bu etkileşim ortamında spor bilimleri alanında bilimsel çalışmaları daha fazla desteklemek ve araştırma politikalarımıza yön vermek yine amaçlarımızdan biri. Bakanlık olarak bilim temelli politikalar da önem verdiğimiz çalışmalardan. Politika süreçlerimizde, mevcut durumun ve eğilimin kanıt temelli bilimsel verilerle ortaya konulması, kısa, orta, uzun vadeli projeksiyon, öngörü, analiz ve planlama çalışmaları yapılması önemli. Bu analiz ve öngörüler doğrultusunda karar alıcılara ve uygulayıcılara katkı sağlayacak önerilerin oluşturulması konularını özellikle önemli görüyoruz. En temel hedefimiz, ülkemizde sporun her zaman ifade ettiğimiz gibi toplumsal tabana yayılması ve spor kültürünün güçlendirilmesidir. Bu noktada sürdürülebilir projelerin daha etkin planlanması amacıyla spor araştırmaları alanında özel bir çağrı programını hazırladık."
Protokol kapsamındaki bir başka önemli başlığın, spor alanındaki bireysel girişimciliğin güçlendirilmesi ve desteklenmesi olduğunu aktaran Kasapoğlu, "TÜBİTAK tarafından koordine edilen Girişimcilik Destek Programı çağrılarında, spor teknolojilerinde farkındalık oluşturmak, bu alanda çalışan girişimcileri belirlemek ve firma kurmalarını desteklemek amacıyla gerekli duyuruları yapmaya başladık. Bu sayede inanıyoruz ki genç girişimcilerin liderlik edeceği spor teknolojileri alanındaki firmalara önemli bir desteği sağlamış olacağız. Bir başka önemli başlığımız, gençlik ve spor alanında Ar-Ge yapmak üzere nitelikli insan kaynağı yetiştirilmesi ihtiyacı. Bu amaçla Konuk veya Akademik İzinli Bilim İnsanı Destekleme Programı, Uluslararası Lider Araştırmacılar Programı ve Bilimsel Eğitim Etkinliklerinin Desteklenmesi Programı yine önem verdiğimiz bir konu. TÜBİTAK ile güçlü iş birliğiyle bu konuda da önemli bir aşamayı gerçekleştireceğiz." dedi.